Dünyanın 7 Harikasından Biri Tac Mahal Ziyareti ve Agra Gezi Notlarım

Namaste chicos! Karşınıza İspanya’dan çok uzaklardan sesleniyorum bu sefer. Mayıs 2022’de bulunduğum Agra ve Taj Mahal notlarımı sizlerle paylaşacağım.

İş için gittiğim Hindistan’da günübirlik başkent Delhi’den Agra şehrine bir gezi yaptım ve dünyanın yeni 7 harikasından birisi olarak gösterilen Tac Mahal’i ziyaret ettim.

Delhi’den Agra’ya Ulaşım

Bütçenize, tarzınıza ve zamanınıza göre birkaç seçenek listeledim:

Özel Tur ile Ulaşım

Malum Hindistan kaotik bir ülke olduğu için stressiz, rahat bir ortamda, rehber eşliğinde gezeyim istiyorsanız ve bir grup iseniz özel grup turlarını tercih edebilirsiniz. Bu tip turlar sadece sizi veya grubunuzda kim varsa onu götürüyor. Başka rastgele insanlarla bir araya getirmiyorlar. Kişi sayısı arttıkça kişi başı ücret düşüyor. Mesela 5 kişi gidince 80 Dolar verecekken, tek gitmek isteyince 160 dolar olabiliyor.

Ben şahsen bu tip bir turla gitmek istemiştim(yaş ilerledikçe maceracı ruh yavaş yavaş ölüyor sanırım:)) ancak programım kimseyle uyuşmadı ve tek başına gitmek pahalıya geldi. Ancak işyerinden arkadaşlarım bu turları kullandılar. 4-6 kişilik gruplar için kişi başı fiyat 80-90 Dolar civarına geliyordu. Benden ise tek başıma 162 dolar istediler.

Bu turla giden herkes memnun kaldığı için gönül rahatlığıyla paylaşıyorum: https://www.crystalindiaholidays.com

Yukarıdaki fiyata lüks klimalı araçlarda ulaşım, rehberlik, lüks bir hotelde öğle yemeği, Tac Mahal giriş ücreti dahil.

Tren ile Ulaşım

Özel tur olmayınca iş başa düştü. Eski günlerdeki gibi yerel yolları tercih etmek durumundaydım. En stabil ve rahat yol olarak ise treni tercih ettim. Bileti Hindistan Demiryolları resmi sitesinden arayarak buldum: https://www.irctc.co.in/nget/train-search

Burası resmi site ancak çok kötü bir kullanıcı deneyimi var. Uzun süre kayıt olmaya çalıştım ancak site türlü hatalar verdi. En sonunda zaten üyeliği olan bir arkadaşımdan rica ettim, o halletti. Eğer o çalışmazsa şu site işe yarar gözüküyor: https://www.makemytrip.com

Giderken NIZAMUDDIN(NZM) tren istasyonundan binip AGRA CANTT(AGC) istasyonunda indim. Dönüşte ise tam tersi. NIZAMUDDIN durağına giderken metro kullanmıştım. En son metrodan çıktıktan sonra tren istasyonuna belki bir 100 metre kaotik ortamda yürümeniz lazım.

Tren istasyonu ise ayrı bir dünya. Aşırı kalabalık ve kaotik. Çok fazla elektronik tabela yok. Peronu bulduktan sonra gördüğüm bir başka turiste sorup doğrulattım. Muhtemelen sizinle beraber başka turistler görüyorsanız, doğru yoldasınız demektir.

Nihayetinde vagona girdiğimde yerimin dolu olduğunu gördüm. Adamın birisi ailesiyle o kısmı kapatmıştı. Kibarca onun yerine geçmemi istedi. Benim için daha iyi bile oldu.

Trenin içinden

Tren ile yolculuk hakkında bilmeniz gereken diğer şeyler şu şekilde:

  • Yolculuk süresi seçeceğiniz trene göre değişmekle beraber yaklaşık 2 saat diyebiliriz. Ben Gatimaan Express(12050) kodlu seferi seçmiştim ve ekspres olduğu için 1 saat 40 dakika sürdü.
  • Gidişte Chair Car(CC) yani normal bilet ile, dönüşte ise Executive Chair(EC) yani business class ile seyahat ettim. Arada müthiş bir fark yok ama business class’ta koltuklar hep ikiliydi ve biraz daha genişti sanki. Ayrıca insanlar da daha business tipliydi. CC’de bildiğin halk arasında gidiyorsunuz. Öyle koyun vs veya saçma sapan bir şey görmedim tren içinde.
  • Gidiş treni normal bilet için 600 Rupi, dönüşte business class için 1400 Rupi verdim.
  • Bilet alırken, klima olan bir vagon seçmeniz önemli. Özellikle havaların aşırı sıcak olduğu Mayıs-Ağustos döneminde.
  • Eğer bileti geç alırsanız bilet kalmayabilir veya bekleme listesine(wait list) kalabilirsiniz. Benim dönüş treni için böyle oldu. Hint arkadaşların dediğine göre bekleme listesinde tek haneli sayılardaysanız(yani 10’a kadarsa) muhtemelen sıra gelir. Benim sıram 6 idi ve geldi. Bilette Current Status kısmında RLWL/6 yazıyordu. Trenin programı netleştiğinde, rezervasyon kodu(PNR kodu) ile kontrol ederek sıra gelmiş mi görebiliyorsunuz.
  • Bileti telefonunuzda bulundurmanız yeterli. PDF dosya üzerinde QR kodu oluyor. Çıktıya gerek yok.
  • Bilet alırken yemek dahil edebiliyorsunuz. Görevli tercihinize göre yemekleri dağıtıyor.
  • Ayrıca herkese ücretsiz şişe su ve gazete(İngilizce) dağıtıyor.
  • Benim bindiğim vagonda koltuklar 2’li veya 3’lüydü. Her koltuk grubu için de priz vardı. Bazı yerlerde İngiliz tarzı priz girişi olabilir. Varsa bir dönüştürücüyle gelmek işe yarar.

Agra’da Nasıl Gezdim?

Agra’da beni gezdirmesi için Viator sitesi üzerinden bulduğum bir tuktukçu ile dolaştım. Şimdi neler oldu onu anlatayım:

Tuktuk mu Uber mi?

Hindistan’dan birçok insan tuktuk yerine Uber kullanmamızı tavsiye etti. Uber’de gideceğin yolu ve ödeyeceğin parayı gördüğü için tahmin edilebilir bir deneyim sunuyor.

Tuktukta ise mesafeleri ve yolun ederini kestirmek zor ve sürücü yalandan yolu uzatırsa kandırılmamamız mümkün değildi. Bir de tuktukçular sizi yürürken gördü mü yapışabiliyor, nereye gidicen, seni götüreyim vs darlayabiliyor. Güvensiz olduğu için değil ama sürekli başka birileriyle muhattap olmak yorucu gözüküyordu.

Günlük Tuk-tuk Tutmak

Ben de bununla uğraşmamak için Viator sitesinden şu bağlantıdaki hizmeti aldım. Alırken anladığım şey turistik noktalara götürüp, rehberlik yapacağı ve öğle yemeğinin de dahil olduğuydu. Bunun için 2000 rupi ödedim. Viator üzerinden rezervasyonu yaptıktan sonra Whatsapp üzerinden sürücü ile iletişime geçtim. Tren bilgimi paylaştım. Beni oraya vardığımda elinde ismim yazılı kağıtla karşıladı.

İşler Çirkenleşmeye Başlar..

Tuk-tuğa biner binmez bana rehber isteyip istemediğimi sordu. Ben de rehberlik dahil değil miydi dedim. O da hayır dedi ve bana sitedeki açıklamayı gösterdi. Açıklamayı çok iyi biliyordum. Götüreceği tüm turistik yerlerin adı yazıyordu ve rehberlik dahil demiyordu ancak rehberlik dahil değil de demiyordu. Gri bir noktada bırakmıştı. İyi niyetli olsa 2 kelime ile kafa karışıklığını giderebilecekken bilerek insanları yanlış yönlendiriyordu. Muhtemelen elin zengin Avrupalısını, Amerikalısını böyle kafalıyordu ama ben de yemedi. O halde 2000 rupilik ne yapıcaksın bugün dedim? Cevap yok.

Bu arada adamın(Mukul) hakkını yemeyeyim. Gayet güleç ve yardımsever biri. Bana ilanı güncelleyeceğinin de sözünü vermişti ve güncellemiş. O nedenle tavsiye edebilirim.

Agra Tren İstasyonu – Tac Mahal Arası Tuktuk Ücreti

Örneğin, Agra Chart tren istasyonundan Tac Mahal’e tuktuk ücreti maksimum 100-150 rupi olması lazım ki gidilen en uzun mesafe bu. Sonrasında turistik yerler birbirine yakın. Yani tüm gün tuktuk masrafı taş çatlasın belki 500-600 rupi’ye gelir.

Tac Mahal’da Rehber Deneyimi

Ben yüzümü bozup, sinirlenince sanırım sitede kötü yorum yapıp işini baltalarım diye korktu. İçten içe de yaptığı şeyin farkındaydı. Sonuç olarak bana tamam ben rehberi ayarlıcam dedi. Ona rehbere ücret ödemeyeceğimi özellikle belirttim. Tac Mahal’e gittiğimde bir rehber ayarladı. O noktadan sonra tuktukçu beni rehberle bırakıp gitmişti. İşimiz bittiğinde haber verecektik ve beni almaya gelecekti. Rehberin üzerinde taşıdığı ve onun onaylı bir rehber olduğunu gösteren bir kart vardı. Tabii ki gerçek olup olmadığını doğrulama şansımız yok.

Aldığım rehberlik hizmetinin tırt olduğunu söylemeliyim. Muhtemelen öncesinde internetten dersinize çalışsanız aynı bilgilere erişirsiniz. Bir de İngilizce aksanı vardı ki dediklerinin yarısını zor anladım. Bunun yanısıra Tac Mahal’e gidene kadar sizi başkalarının yanına götürüp bir şeyler satmaya çalışıyorlar. İşte fotoğraf ister misin, şunu ister misin, bunu ister misin. Turun sonunda ise Tac Mahal’in yanındaki pazardan mermer, hediyelik eşya, yüzük falan satmak için emrivaki anlaşmalı dükkanlarına götürüyorlar. Kurtulmak için hiçbirisiyle ilgilenmediğimi söyleyip tuktukçuya haber vermesini istedim. Aslında ilgileniyordum ama beni sıkboğaz etmeleri canımı sıkmıştı.

Tuktukçuya doğru giderken ise rehber gönlünden ne koparsa abim deyip para istedi. Ben de parayı benden değil tuktukçudan istemesi gerektiğini söyledim. Vicdan yaptığım için de 200 rupi verdim. Gerisini ondan al dedim. Gönlünden ne koparsa diyen çocuğun içinden bir anda canavar çıktı ve bana resmi olarak önerilen minimum 1500 rupi vermem gerektiğini, hatta bazı turistlerin 100 dolar verdiğini söyledi. Sallamadım ve tuktukçuya gittik. Ne kadar olduğunu görmesem de tuktukçu cebinden çıkartıp rehbere para verdi.

Özetle, en azından benim aldığım rehberlik hizmeti ahım şahım değildi. Rehbere sahip olmanın en büyük avantajı özellikle Tac Mahal’e girerken ve çıkarken ki kaotik sistemde siz kenarda beklerken onun işleri halletmesi. Ona da birazdan gelicem. Hindistan’da ne hizmet alacak olursanız olun, öncesinde fiyatta ve koşullarda anlaştığınızdan emin olun.

Hindistanla İlgili Bazı Tarihsel Bilgiler

Agra’da gezilecek yerler hakkında konuşmadan önce, bu topraklardan o dönemlerde kimler geçmiş ondan bahsedelim.

Ortaokul/lise tarih kitaplarından hatırlayacağınız Babür(İng. Mughal) İmparatorluğu tam olarak buralarda hüküm sürüyor. İmparatorluğun kurucusu Babür Şah, Orta Asya’dan gelerek Hindistan’ı fethetmiş ve imparatorluğunu kurmuş. Kurduğu imparatorluk 1526-1857 yılları arasında Hindistan’da hüküm sürmüş ve kültürel olarak çok önemli etkiler bırakmış.

Babür İmparatorluğu’nun en ünlü hükümdarı, Babür Şah’ın torunu olan Ekber Şah(İng. Akbar). Ekber Şah, imparatorluğu genişleterek Hindistan’ın çeşitli bölgelerini birleştirmiş ve hükümdarlık dönemi boyunca din ve kültürel hoşgörü politikaları izlemiş. Ekber Şah’ın hükümdarlığı, Babür İmparatorluğu’nun siyasi ve kültürel altın çağı olarak kabul edilirmiş. Ondan sonra yerine Cihangir geliyor ve daha İslamcı politikalar izliyor. Cihangir’den sonra ise Tac Mahal’i yaptıran Şah Cihan tahta çıkıyor.

Babür İmparatorluğu’nun hükümdarları, sanata ve mimariye büyük önem vermişler. Agra’da Taj Mahal ve Delhi’deki Humayun Türbesi ve Kızıl Kale(Red Fort) gibi muhteşem anıtlar işte Babür dönemi mimarisinin örneklerinden.

Agra Gezilecek Yerler

Aşağıda kronolojik olarak Agra’da ziyaret ettiğim yerleri listeledim. Öncesinde bilmeniz gereken birkaç konuya değineyim:

Hindistan Müzeleri için Bilet Alma İşlemi

Ben Agra’da gireceğim yerler için bilet gişesinde uğraşmamak adına öncesinde internetten aldım. Hindistan’da birçok turistik yere https://asi.payumoney.com/all websitesi üzerinden bilet alınabiliyor. Sitede önce sol kısımdan şehir ismini(Agra), sonra o şehirde girmek istediğiniz yerleri, tarihleri ve giriş zamanını seçip, kredi kartı ile biletleri alabilirsiniz. Biletler ve QR kodu e-postanıza gönderiliyor. Ben hiç bir sorunla karşılaşmadım ve zaman kazanmış oldum.

2022 Mayıs ayında, Agra Kalesi için 550 Rupi, Tac Mahal için 1250 Rupi ve Itimad-Ud-Daulah için 250 Rupi ödedim.

Giriş Kuralları

Hindistan’da ister 5 yıldızlı otele girin, ister metroya ister müzeye, hep bir güvenlik kontrolü var ve X-Ray cihazlarından geçmeniz gerekiyor. Doğal olarak burada geçen yerler için de durum aynı. İçeriye telefon ve kamera vs haricinde herhangi bir elektronik cihaz, kablo, tripod sokmanız yasak.

Tac Mahal’in içerisinde fotoğraf/video yasak ancak çaktırmadan çekebilirsiniz. Take your own risk!

500 ml su şişesi haricinde yiyecek ve içecek sokmak yasak

Dünyanın 7 Harikasından Biri: Tac Mahal

Eveet gelelim bu gezinin zirvesine: Tac Mahal.

Tac Mahal, Şah Cihan’ın en sevdiği eşi Mümtaz Mahal için yaptırdığı bir anıt-mezar/türbedir. Şah Cihan burayı çok sevdiği Mümtaz Mahal için yeryüzündeki cennet olarak düşünmüş.

Mümtaz Mahal, 14. çocuklarını doğururken ölüyor ve Şah Cihan saray ahalisi için 2 senelik yas ilan ediyor. Tac Mahal’in şu an bulunduğu, çok beğendiği bu bölgeye de Tac Mahal’in yapımı için emir veriyor. İçerisinde hem Mümtaz Mahal hem de Şah Cihan’ın sandukalarını görmek mümkün. Sandukalardan büyük olan Şah Cihan’ı, küçük olan Mümtaz Mahal’ı temsil ediyor. Asıl naaşları ise alt katta özel bir odada gömülüymüş. Bu alan 1991’den beri halka kapalı.

Yapımına 1631 tarihinde başlanıyor ve 17 senede asıl yapı tamamlanıyor. Diğer kısımların ve bahçenin tamamlanması ise 1653’ü buluyor. Mimarının kim olduğuna dair net bir olmasada en olası kişi olarak Delhi’deki ünlü Kızıl Kale’yi de yapan Ustad Ahmad Lahori geçiyor. Diğer yandan Şah Cihan’ın bizzat başında olduğu işinin ehli ustaların oluşturduğu bir heyetin ortak eseri demek daha doğru olur. Şah Cihan’ın Kızıl Kale yapılırken de bizzat tasarıma dahil olduğu ve mimari konusunda yetenekli olduğu söyleniyor. İkonik soğan şekilli kubbeyi ise Osmanlı’dan giden İsmail Efendi yapmış.

Neredeyse her şey beyaz mermerden yapılmış. Beyaz mermerlerin üzerine Kuran’dan ayetlerin ve farklı desenlerin işlendiği siyah mermer ve çeşitli çiçeklerin işlendiği yeşil, kırmızı mermerler kakılmış. Bu renk mermerler Hindistan’da bulunmadığı için başka ülkelerden getirilmiş. Sandukanın üzerinde de birçok değerli taşın yer aldığı söyleniyor.

Tac Mahal’in isminin ne manasına geldiği ile ilgili birkaç teori var. En kabul edileni Taç Sarayı. Tac, Türkçe’den de tahmin edebileceğiniz gibi taç manasına gelirken, mahal ise saray manasına geliyor. İki kelimenin de kökeni Farsça’ya dayanıyor.

Tac Mahal ile ilgili daha fazla ilginç bilgiye bu yazıdan ulaşabilirsiniz.

Tac Mahal’e Giriş ve Kurallar

İlk olarak biletinizi öncesinde internetten alın. Resmi sitesinden https://www.tajmahal.gov.in turlar hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.

Tac Mahal devasa bir bahçenin nehre bakan kıyısında kalıyor. İki yanında yer alan cami ve misafir evi ile büyük kapı diğer önemli eserler diyebiliriz. Cami bana İran‘da gördüğüm camileri anımsattı. Güya ayakkabı falan çıkartılıyor girerken ama yerlerde halı falan yoktu. Aksine temiz ve bakımlı olduğunu söyleyemem.

Tac Mahal’in bahçesine Batı kapısından girdim(konum). Yanımda rehber olduğu için neredeyse hiçbir şeyle uğraşmadım. Girmeden hemen önce rehber birisinden galoş aldı. Sonra gördüm ki Tac Mahal’e girerken giymek gerekiyor. İçeriye sırt çantasıyla girmenize izin verilmiyor. Aslında daha birçok şeye izin verilmiyor.

O nedenle “emanet odasına” numara karşılığı çantanızı bırakmanız gerekiyor. Bu kısımda işte tam bir kaos var. Tabii ki kimse sıraya girmiyor. Benim rehber de buralar bizim aslanım edasıyla milletin arasına girip kuyruğun başına girmeye kalktı. Az daha dayak yiyecekti 🙂 O kadar çirkefliğe, uyanık gözlülüğe rağmen 10 dakikada anca vermiştir. Sistem güven vermese de çıkışta çantayı sağlam biçimde aldım. Çanta tesliminden sonra X-Ray’den geçip nihayet içeri giriyoruz.

Bahçede profesyonel fotoğraf makineleri yasak. Dış bahçeden, Tac Mahal’in olduğu iç bahçeye girerken görkemli mi görkemli Büyük Kapı’dan geçiyoruz. İşte burada fotoğrafçılar tarafından ablukaya alınmanız pek muhtemel. İşte bilmem kaç foto için şu kadar diye pazarlığa girişiyorlar. Adamlar zaten ezberlemiş, hangi poz, nerede çekilecek diye. Siz sadece kaç fotoğraf istediğinize karar verin. Tabii ki orada bir iş-ağı olduğu için, rehber sizi tanıdığı fotoğrafçıya götürüyor. Bir de onlar hem basılı hem dijital fotoğraf için fiyat veriyor. Ben sadece dijital fotoğraf istedim sanırım 15 fotoğraf için 900 Rupi(10 Euro) verdim.

Örnek foto 🙂

Asıl Tac Mahal’e girerken ise başka ekstra güvenlik önlemlerinden geçiyorsunuz. Biletinizi gösterip galoşu giyiyorsunuz. İçeride fotoğraf ve video yasak. Ancak birkaç kişinin çektiğini görünce ben de çaktırmadan birkaç foto, video çektim. Sonuncusunda asker gördü beni ve bunun yasak olduğunu ve silmem gerektiğini baya sert biçimde iletti 🙂 Adamı iyice kışkırtmamak için bir şey demedim ama sırf yabancı olduğum için bana çattığı belliydi.. Neyse hemen fotoğrafları cloud’a yedekledim. Çıkışta olur da sil derse falan silerim dedim. Ama öyle bir şeye ihtiyaç olmadı.

Pazar

Tac Mahal’in hemen yanı başında bir pazar var. Burası turistik bir pazar diyebiliriz. Envai çeşit ürün bizler için satılıyor. Aslında ben burayı güzelce gezip bir şeyler satın almak istiyordum ancak yukarıda anlattığım gibi rehber salça olunca neyse sonra bakarım dedim. Belki buraya bir daha dönerim veya başka bir yerden alırım diye düşündüm. Ancak bu bir hataydı. Bu kadar çok hediyelik eşya, turistik zımbırtının satıldığı başka bir pazar yokmuş. Günün sonunda her yeri gezince tuktukçuya o pazara gidelim deyince mırın kırın etti, gitmek istemedi. Beni Sadar Bazar diye geçen bir pazara götürdü ancak orada da doğru düzgün bir şey yoktu. Düşünün basitinden bir magnet bile bulamadım daha sonra götürdüğü yerlerde. En son tren istasyonunda bir seyyar satıcıdan alabildim. Kısacası alışverişinizi bu pazardan yapmanızı tavsiye ederim. Tabii ki ne alırsanız alın pazarlık yapın.

Itmad-ud-Daula (Bebek Taj Mahal)

Yamuna nehrinin diğer kıyısında bir başka anıt mezarlık daha bulunuyor. Orijinal adı Itmad-ud-Daula olsa da halk arasında veya Baby Tac Mahal diye geçiyor. Giriş 250 Rupi. Çantayla girmeme izin vermediler ve sadece telefonla girdim. Çantayı tuktukta bıraktım. Tac Mahal’e kıyasla neredeyse kimse yoktu diyebilirim.

Itmad-ud-Daula aslında Mirza Ghiyas Bey‘in lakabı. Bu beyefendi kim derseniz, kendisi o dönem Babür İmparatorluğu’nda Sadrazamlık yapmış, İran asıllı bir asil ve Cihangir’in eşi Nur Cihan’ın babası ve Mümtaz Mahal’in ise dedesi. Bağlantıyı gördüğünüz sanırım, yani Cihangir kayınbabasını başbakan olarak atamış. Eserin yapılmasını emreden de yine Nur Cihan. Babürlerde imparator eşlerinin mimari isteklerde bulunması pek yaygınmış. İçeride Mirza Bey’in yanı sıra eşininde mezarı yer alıyor.

Tarihsel açıdan bu yapının Tac Mahal’in bir taslağı olduğu düşünülüyor. O zamana kadar kırmızı taşlı ve mermer süslemeli yapılar(Kızıl Kale ve Humayun Türbesi gibi) tercih edilmişken, bu yapı ile beyaz mermerin kesin bir hakimiyet kazandığı tarza geçiliyor. Tac Mahal’de zaten bu işin tavan yaptığını görüyoruz.

Bu güzel eser, ortada asıl türbenin yer aldığı yapı ve kenarlarda daha küçük kırmızı tuğladan yapılmış diğer yapılardan oluşuyor. Güzel olsa da oldukça bakımsızdı. Taşlar, yerler hasar görmüş ve temiz değildi. Ha Hindistan kriterlerinde hala temiz sayılabilir..

Yalnız içine girerken ayakkabı yasak ve o mermerlere çıkmadan bırakmanız gerekiyor. Burada iki sorun ortaya çıkıyor: ayakkabının/terliğin güvenliği ve mermerin aşırı sıcak olması. Ayakkabıyı tabii elinizde tutabilirsiniz ama mermerin sıcaklığına yapacak bir şey yok. Belki 2 saniyede koşa koşa mermer avluyu geçip kendimi gölgeye attım ama ayaklarım resmen pişti.(Mayıs ayında hissedilen sıcaklığın 45-50 dereceyi bulduğunu unutmayın)

Aslında bunu genel bir not olarak da düşünebilirsiniz ama tam da buradayken birkaç tane tekinsiz tip ben fotoğraf çekip dolanırken beni kesiyordu. Baya baya gasp, kaçkaç vs yapabilirler diye korktum ve başkalarının olduğu taraflara geçtim. Malum Hindistan gibi bir ülkede yabancı olduğumuz kabak gibi ortada. Zaman zaman başıma bir şey gelir mi vs diye tedirgin olsam da kötü bir şey olmadı. Hatta arkadaşımla biraz etrafı keşfedelim derken slum denilen gecekondu mahallerine bile girmişiz yanlışlıkla. Neyse ki sapa sağlam döndük.

Agra Kalesi(Agra Kızıl Kalesi)

Agra Kalesi, Ekber Şah tarafından 1565-1573 yılları arasında yaptırılıyor ve başkent Agra’dan Delhi’ye taşınana kadar imparatorluk ailesine ev sahipliği yapıyor. Gitmeden önce adı kızıl olsa bile o kadar da kızıl değildir diyordum ama baya baya kırmızı kum taşından yapılmış. Kırmızı tuğladan yapılan eserlerin Tac Mahal’den önce oldukça popüler olduğunu söylemiştim. İşte burası güzel örneklerinden bir tanesi. 380 bin m2’ye yayılan devasa bir yer. İçerisinde Cihangir Sarayı, imparatorun halkı dinlediği Diwan-i-Am, önemli konukların karşılandığı Diwan-i-Khas ile daha bir süre saraylar, kuleler ve mescidler var. İlk karşınıza çıkan ihtişamlı yapı Cihangir Sarayı. Sonra içeride farketmeden birbirine bağlantılı biçimde diğer sarayları ve kısımları da görüyorsunuz.

Buraya giriş sadece Amar Singh kapısı üzerinden oluyor. Giriş oldukça kalabalıktı ve sıra vardı. İçeride tahminen birkaç saat vakit harcarsınız.

En güzel yanlarından bir tanesi ise Tac Mahal’i buradan izliyor olabilmek..

Benim günübirlik Agra ve Tac Mahal turum böyleydi. Başka yazılarda görüşmek üzere, alavida!

Ender

Share
Published by
Ender

Son Yazılar

Eguisheim Gezi Notları

Salut arkadaşlar! Colmar'ı ziyaret edenlerin görmesini tavsiye ettiğimiz 2 köyden bir diğeri olan Eguisheim yazımızla… Read More

3 hafta önce

Turckheim Gezi Notları

Colmar'ı ziyaret edenlerin mutlaka görmesini tavsiye ettiğimiz 2 kasabadan birisi olan Turckheim, Colmar'a 6 km… Read More

2 ay önce

Colmar Gezi Rehberi

Salut arkadaşlar! Bu yazımızda sizlere Aralık 2023 yılı sonunda ziyaret ettiğimiz masal kasaba Colmar'dan bahsedeceğiz.… Read More

2 ay önce

İspanya’da Hayata Başlamak: NIE ve TIE Nedir? Oturum Kartı Randevusu Nasıl Alınır?

Bu yazıda İspanya'da yaşamaya başlayanlar için özellikle ilk başlarda çok kafa karıştırıcı olan NIE, TIE(yabancı… Read More

3 ay önce

Barcelona Restoran Tavsiyeleri

Hep gezmekten tozmaktan bahsediyoruz biraz da yemekten ve Barcelona'da nerede yemeli ondan bahsedelim. Bu yazıda… Read More

3 ay önce

1 Günlük Pamplona Gezi Notları

İspanya'nın dünyaca ünlü boğa koşularının gerçekleştiği şehir olan Pamplona'ya dair gezi notlarımızı paylaşıyoruz bu yazıda.… Read More

5 ay önce